azametli

azametli
أنوف
باذخ
بطر
تائه
ترف
تياه
جبار
جبير
عات
عتي
غرير
متبختر
متخطر
متعاظم
متعجرف
متغطرس
متكبر
مختال
مدع
مدل
مزهو
مغتر
مياس

Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • azametli — sf. 1) Ulu, çok büyük 2) Gururlu 3) Görkemli, heybetli 4) Debdebeli 5) Çalımlı, kurumlu Hatta biraz da azametli, kibirli muamelesi bana epeyce garip görünmüştü doğrusu. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • HEYUB — Azametli, heybetli, gösterişli …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MECİD — Azametli. Şerefli. Gâlib. * Esmâ i İlâhiyedendir …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MUHRENŞİM — Azametli, kibirli kimse. * Zayıf ve rengi değişmiş kişi …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • RECEB — Azametli, heybetli. Ta zim etmek. * Cennet te bir nehir ismi. * Mübarek üç ayların birincisi ve Kamerî aylardan yedincisi. * Erkek ismi …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • heybetli — sf. 1) Görünüşü korku ve saygı uyandıran Heybetli adam. 2) Büyük, ulu, azametli Biz onların yorgun ve durgun bile olsa düzgün ve heybetli hâllerini görüyorduk. A. Ş. Hisar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • nazar — is., Ar. naẓar 1) Belli kimselerde bulunduğuna inanılan, insanlara, özellikle çocuklara, evcil hayvanlara, eve, mala mülke hatta cansız nesnelere de zarar veren, bakıştaki çarpıcı ve öldürücü güç, göz 2) esk. Bakış, bakma, göz atma İlk nazarda… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • som — 1. Kırgızistan para birimi 2. sf. 1) İçi dolu olan ve dışı kaplama olmayan Köşk, som gümüş bir parmaklıkla ikiye bölünmüştür. S. Birsel 2) Katışıksız Karşıki binaların som ve ağır gölgelerinde Orta Çağın bütün azametli sıkleti var. Y. K.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • titiz — sf. 1) Çok dikkat ve özenle davranan veya böyle davranılmasını isteyen (kimse), memnun edilmesi güç, müşkülpesent 2) Temizliğe aşırı düşkün olan (kimse) Kendisi gayet titiz, kibirli, azametli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • muazzam — (A.) [ ﻢﻈﻌﻡ ] azametli, ulu …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • DEMAN — f. Heyecanlı. Hiddetli, hiddete kapılmış. * Vakit, zaman. An. * Bağırıp çağırma, feryat, figân. * Heybetli, güçlü, kuvvetli, azametli, cesim. * Kükremi …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”